“Attalos Yurdu” mealına gelen Antalya, II. Attalos tarafından kurulmuş bir liman kentidir. Bergama Krallığı’nın sona ermesiyle bir süre müstakil halde bulunan kent, sadece ardından korsanların eline evveltir. M.Ö. 77’de Başbuğ Servilius Isauricus tarafından Roma topraklarına yeğinlmış ve M.Ö. 67’de Pompeius’un donanmasına üs olmuşdolaşma. M.S. 130’da Hadrianus’un Attaleia’yı görüşme etmesi ile şehrin vürutmesi sağlanmıştır. Bizans egemenliği sırasında piskoposluk merkezi olan kent, son olarak Türklerin hakimiyetine girmiş ve kocaman bir nema göstermiştir. Yapılan arkeolojik kazılara bakılırsa Antalya ve çevresinde, günümüzden 40 bin sene önce dahi insanların yaşadığı ortaya çıkmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün ” Hiç şüphesiz ki Antalya, dünyanın en balkı yeridir” dediği şehre götürüyoruz şimdi sizi. Her sene milyonlarca otokton ve yabancı turiste aile sahipliği yapan Antalya, zamanı ve kültürel turizme rabıta duyanlar bağırsakin tam bir turizm cenneti! Gün boyunca dayanıklı çok medeniyete aile sahipliği yapan bu nadide kent, beyaz bayraklı plajları ile de nispeten popüler. Antika kentleri, kendine katışıksız lezzetleri, etkileyici dokusu ve masmavi denizi ile Antalya’da gezebileceğiniz birbirinden balkı 13 yeri sizin bağırsakin listeledik. şayet siz de yaz tatili bağırsakin bir Akdeniz kentinin tadını çıkarmak istiyorsanız seyahat planınıza bu yerleri eklemenizi referans ediyoruz. İşte birbirinden keyifli Antalya rotaları…
Antalya seyahatinizde sizi kontralayacak ilk mahal Kaleiçi. Bergama İmparatorluğu ile alay malay hızlı bir şekilde büyüyen ve ivme kaydeden Kaleiçi, ardından belirli bir süre korsanların idaresinde yönetilmiş. Roma İmparatorluğu’nun şehri ele geçirmesinin ardından bölgede mahal yer surlar genişletilmiş ve bölgedeki liman, ticari anlamda önemli bir konuma yükselmiştir. Gene bu dönemlerde Hadrian (Hadrianus), Attaleia’yı görüşme etmiş ve Antalya’nın popüler Üç Kapıları kurma edilmiş. Salt sokaklarını gezmenin da çok keyifli evetğu Kaleiçi, zamanı dokular beyninde gezmekten huzur alanlar bağırsakin adeta biçilmiş kaftan. Yürüyüş rotanızda karşınıza çıkacak olan Osmanlı, Bizans ve Selçuki izleri ile tarihe yolculuk edebilir ve yolculuk kenarlarındaki hediyelik pırtı dükkanlarını gezebilirsiniz.
Şehirdeki ilginç noktalardan biri olan Yanartaş, her sene otokton ve yabancı binlerce turisti kendine çekmeyi sükseyor. Antalya’nın Tümsekli ilçesi Çıralı mahallesi plajının kuzeyindeki kayalıklarda mahal yer natürel kavara deposundan binlerce senedir çıkan alevler skolastik Palikarya Mitolojisi’ne bakılırsa farklı bir hikayesi bulunuyor. Bu hikayeye bakılırsa, Ephyra Kralı Glaukos’un oğlu Hipponoes bir av partisinde karındaşi Belleros’u öldürür ve Hipponoes’e “Belleros’u Yiyen” mealına gelen Bellerophontes adı verilir. Ephyra’dan güruhlen Bellerophontes, çareyi Argos kralına sığınmakta bulur. Kendisine sığınan bu genci öldürmek istemeyen Argos Kralı ise onu Likya Kralı’na gönderir. Likya Kralı gencin haline şiddetlir ve onu öldürmek istemez. Genci, Olympos dağında yaşayan kükremek kellelı, keçi gövdeli, uzun hayvan kuyruklu ve ağzından alevler saçan korkunç canavar Chimera ile uğraşmamaya gönderir.
Bellerophontes, Pegassos adlı kanatlı atına binerek Chimera ile muharebe etmek bağırsakin yola çıkar. Chimera, Bellerophontes’e saldırdığında Pegassos havalanır. Bellerophontes yere inerken mızrağı ile canavarı yerin yedi kat dibine gönderir. Fakat Chimera gömüldüğü yerin 7 kat altından alevler saçhamur devam değer. Anadolu’da binlerce yıldan beri anlatılan bu efsaneye bakılırsa hala yanan alevler, Chimera’nın yerin yedi kat dibinden fışölet alevleridir. Öte yandan Bellerophontes’in zaferini tesit etmek bağırsakin Olympos’da bir yarış dizgi edilir. Atletler Chimera’nin felaketiyle meşalelerini tutuşturarak Olympos kentine koşarlar. Böylecene, günümüzde hala devam eden Olimpiyat Oyunları’nın Anadolu’daki ilk örneğine şahitlik edilmiş olabilir.
Antalya’nın simgelerinden biri olan Tarihi Saat Kulesi şehrin tam göbeğinde mahal allıkır. Tarihi cihannüma, bir burç üzerinde görülür. Kulenin saati Alman İmparatoru II.Wilhelm tarafından dürü edilmiştir. II. Köleülhamit’in kara tahta çıkışının 25. seneı hatırasına Said Paşa tarafından yapmış oldurılan Saat Kulesi, yıkılan dış kalenin kuzeye nazır burçlarında mahal allıkır. Antalya Saat Kulesi`nin zeminden yığın noktasına ulaşan yüksekliği 14 metre, burcun üzerinden ise 8 metre olarak hesaplanır. Külüstür zamanlarda top mülkiyet inşaı dövme demirden bir sayaç mekanizmasına mevla olan kulenin saati 1974 yılında yine değhizmettirilmiştir. Külüstür sayaç mekanizmasından geriye, üzerinde Hz. İsa, Hz. Meryem ve bir muazzez kabartmasının mahal aldığı bir çan kalıktır. Saat Kulesinin şimal yerında ise çıkıntı halinde bir sert mahal allıkır. Bu demirin hizmetlevi ise ölüm cezası edilen kişileri tarih boyu çecik teşhir etmektir.
Listemize Ayayorgi Kilisesi ile devam ediyoruz. Kilise, Alanya Kalesi’nin orta aksamında mahal allıkıyor. Aya Yorgi öteki ismiyle Hagios Georgios olarak da biliniyor. M.S. 6.yüzyılda binaldığı kestirim edilen kilise Bizans dönemine ilgilendiren. Tarihi binanın dini açıdan önemi fazlalıknca piskoposluk haline getirilmiş. Kermen sınırlarında Yığınçuklulara ilgilendiren olmayan yalnızca kitap olmasının yanı teselsül Alanya’nın Türk-İslam dönemi öncesinden günümüze ulaşan ender binalarından biridir. Esas özelliği hala korunan kilise içinde yıkma olan fresk izlerine rastlamak olabilir. Kilise günümüzde bir kamu halinde koruma görevlisi altına münfailtır.